Giriş yap
En son konular
Kimler hatta?
Toplam 4 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 4 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 79 kişi Perş. Ağus. 03, 2017 12:12 pm tarihinde online oldu.
Arama
Istatistikler
Toplam 934 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: enver verep
Kullanıcılarımız toplam 223 mesaj attılar bunda 145 konu
Su Kültürü
1 sayfadaki 1 sayfası
Su Kültürü
Su Kültürü
Bu yetiştirme sisteminde bitkiler doğrudan besin çözeltisinin içinde yetişir. Bu nedenle yetişme ortamında katı herhangi bir materyal kul*lanılmaz. Bitkilerin dik konumda olmasını sağlamak için saksılar üzerinde bulunan kapaklarda bitkilerin boğaz kısmından sıkıştırılıp de*steklenmesini sağlayacak delikler bulunur. Diğer taraftan gereksinim duyulan hava bir kompresör yardımıyla belirli aralıklarla ortama verilir.
Sistemdeki besin çözeltisinin dolaşımının sağlanıp sağlanmaması du*rumuna göre su kültürü ikiye ayrılır.
Basit (Dolaşımsız) Su Kültürü
Basit su kültürü sisteminde bitkilerin yetiştirildiği plastik yada cam kaplara önceden hazırlanmış besin çözeltisi konulur. Bitkilerin besin maddelerini tüketme durumu ile besin çözeltisinin pH ve EC (Elektriksel İletkenlik)'sindeki değişkenliğe göre besin çözeltisi yenilenir. Bu sistem daha çok serlerde yürütülen araştırma amaçlı çalışmalarda kul*lanılmaktadır.
Resirküle (Dolaşımh) Su Kültürü
Bu sistemin basit su kültüründen ayrımlı olan yanı besin çözeltisinin belirli aralıklarla veya sürekli olarak bir pompa yardımıyla sistem içerisinde dolaşımının sağlanıyor olmasıdır. Besin çözeltisinin dolaşımı esnasında havalanma da sağlandığı için bitkilerin kök bölgesine aynca bir hava verilmesine gerek duyulmaz. Bu tür sistemlerde son derece önemli olan besin çözeltisinin pH ve EC'si toplama tanklarında belirli aralıklarla ölçülerek kontrol edilir. Günümüzde bu sistem serlerde yetiştiriciliği yapılan değişik bitkilerde ticari amaçlı olarak başarıyla uy*gulanmaktadır.
İnaktif (İnert) Substrat Kültürü
Bu sistemde bitkinin yetişme ortamında kum, perlit, vermikulit, kaya yünü, polistiren köpük, peat gibi materyaller kullanılmaktadır. İnaktif substrat kültüründe besin çözeltisi bir pompa yardımıyla sisteme ve*rilmekte ve toplama tankında biriken çözelti tekrar kullanılmak üzere sisteme verilerek besin çözeltisinin dolaşımı sağlanmaktadır. Bu sis*temde bitki kökleri kum, perlit yada kaya yünü gibi materyaller içinde doğal ortamına yakın bir şekilde gelişmekte ve bu sayede havalanma da iyi olmaktadır. Ayrıca bu sistemde kullanılan materyaller bitkilerin ko*layca tutunmasını sağlamaktadır. İnaktif substrat kültüründe en çok kullanılan materyaller perlit ve kaya yünüdür. Söz konusu bu ma*teryaller ile bu sistemde kullanılan diğer materyaller özellikle pH, EC ve diğer girişimlerden etkilenmeyen, daha doğrusu bu tür değişimlere tep*kisiz materyallerdir. Son yıllarda modern örtü altı yetiştiriciliğinin yapıldığı bölgelerimizde bu sistem giderek yaygınlaşmaya başlamıştır.
Aerofonik Kültür
Bu sistemde bitkiler sabit bir düzlem üzerine yerleştirildikten sonra köklerin kurumasını önleyecek aralıklarla besin çözeltisi köklere şişleme şeklinde verilmektedir. Besin çözeltisinin püskürtülme aralığı ve süresi 2-3 dakikada 1-2 saniyedir. Aerofonik kültürde şişleme sonrası toplama tankında biriken besin çözeltisinin tekrar dolaşımı sağlanarak sistemde devamlılık gerçekleştirilmektedir. Bu sistem özellikle su sıkıntısının olduğu İsrail gibi ülkelerde sebzelerin ve süs bitkilerinin yetiştiril*mesinde başarıyla kullanılmaktadır.
Topraksız kültür tekniği bitki kök bölgesinde optimum koşulların sağlanmasının amaçlandığı bir yetiştiricilik şeklidir. Bu sistemde bit*kilere su ve besin maddelerinin en ekonomik ve dengeli biçimde sağlanabilmesi mümkün olabilmektedir. Topraksız kültür sistemi bir tarımsal endüstri şeklinde de tanımlanmakta ve bu alanda her geçen yıl çok büyük gelişmeler görülmektedir. Bu konuda ülkemizde de son dönemlerde önemli gelişmelere tanık olunmaktadır.
Topraksız kültürün topraklı yetiştiriciliğe göre çeşitli üstünlükleri vardır (JOHNSON 1980, RESH 1981, HARRIS 1983, DOUGLAS 1985). Bunlar kısaca aşağıda belirtilmiştir.
a) Normal olarak bitki yetiştirilemeyecek durumda olan alanlarda
(tuzlu, taşlı, sığ vb.) topraksız kültür ile yetiştiricilik yapılabilmektedir,
b) Topraklı yetiştiricilikte buhar veya değişik kimyasallarla yapılan
sterilizasyon işlemi sırasında önemli işgücü ve zamana (2-3 hafta) ge*
reksinim vardır. Topraksız kültürde kullanılan materyalin değiştirilmesi
durumunda böyle bir zaman kaybı söz konusu değildir. Ayrıca topraksız
kültürde sterilizasyon işlemi daha basit ve kolaydır,
c) Topraksız kültürde kök ortamındaki pH, tuzluluk, besin maddeleri
dengesi ve hava-su oranı istenilen düzeyde ayarlanabilmektedir. Top*
raklı yetiştiricilikte ise, çeşitli girişimler nedeniyle bu konuda sorunlar
yaşanmaktadır,
d) Topraksız kültürde besin maddeleri daha etkin bir şekilde kul*
lanılabilmektedir. Yıkanma ile oluşan kayıplar kontrol edilebilmekte ve
besin maddeleri kök ortamına homojen olarak uygulanabilmektedir,
e) Toprak işleme ve ekim nöbeti topraksız kültürde gerekmemektedir.
Toprak kökenli yabancı otlar, hastalık ve zararlılar giderilmiştir. Bitkileri
şaşırtma sırasındaki kayıp en alt düzeydedir,
f) Topraksız kültürde, kök ortamı ve besin maddeleri durumu is*
tenildiği şekilde ayarlanabildiği için bitki sıklığını daha çok ışık et*
kilemektedir. Toprakta yapılan yetiştiricilikte ise bitki sıklığı üzerine ışık
yanında toprak koşulları da önemli etki yapmaktadır. Topraksız kültür
bitki-çevre koşullarının uygunluğu yanında daha sık bitki
yetiştirilmesine olanak verdiği için birim alandan daha fazla ürün elde
edilebilmektedir. Ayrıca ışık yeterli olduğu sürece daha kısa sürede
ürüne ulaşılabilmekte ve böylece erkencilik sağlanmaktadır,
g) Topraksız kültürde toprak kökenli hastalıkların kontrolü daha ko*
lay olduğu için, ürün tarımsal savaşım ilaçlanyla fazla bulaşık değildir
ve ürünün niteliği daha iyidir,
h) Topraksız kültürde tuzlu sulama sularından da yarar-lanılabilmektedir (tuzlu suların iyi özellikteki su ile belirli oranlarda karıştırılması). Sızma ve buharlaşma kayıpları azaltılarak sudan en ekonomik şekilde yararlanılmaktadır,
ı) Topraksız kültür serlerde son yıllarda giderek artan otomasyona ol*dukça uygundur. Sulama ve gübreleme otomatik yapılabildiği için işgücünden ekonomi sağlanmaktadır.
Topraksız kültürün bu önemli üstünlüklerinin yanı sıra, daha çok gelir getiren ürünler için ekonomik olması, kuruluş masraflarının yüksek olması ve uygulanmasında belli bir bilgi birikimine gereksinim duyulması gibi bazı dezavantajları da vardır.
Örtü altı yetiştiriciliğinde daha önce de açıklandığı gibi çoğunlukla monokültür uygulaması yapılmaktadır. Aynı bitkilerin arka arkaya yetiştirilmesi sırasında su kültürü, inaktif substrat kültürü yada aero-fonik kültür gibi hangi yetiştirme sistemi kullanılırsa kullanılsın bit*kilere verilecek bitki besinlerinin miktarı sonbahar ve ilkbahar yetiştiriciliğinde farklılık gösterir. Sonbahar yetiştiriciliğinde güneşlen*menin giderek azalması, su ve sıcaklık derecesinin de buna bağlı ola*rak azaltılmasını zorunlu kılar. Bitkide büyüme ve gelişme koşullan faz*la elverişli olmadığı için bitkinin su ve özellikle besin maddesi kullanımı azalır. Bu dönemde bitkinin fosfor ve potasyum tüketiminden daha çok azot tüketiminde önemli düşme görülür. Bu yüzden sonbahar yetiştiriciliğinde azotun oranı yüksek tutulursa bitkilerde hücre bölünmesiyle meydana gelen büyüme yavaş olmasına karşın, hücre uzamasından kaynaklanan boya kaçma meydana gelir. Bu şekilde yetişen bitkiler dış koşullara ve hastalıklara dayanıksız olup cılız ve sağlıksız bir görünüm sergiler. Yapay olarak ışıklanma ve sıcaklık gibi gelişim faktörleri bu dönemde optimumda tutulmaya çalışılsa bile, son*bahar yetiştiriciliğinde alınan ürün miktarı hiçbir zaman ilkbahar yetiştiriciliğinden alman ürün miktarını karşılamaz.
Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı sonbahar döneminde yapılacak bir yetiştiricilikte özellikle bitkilerin yetişme ortamında bu*lunacak besin maddeleri miktarına dikkat etmek ve gereğinden fazla gübre uygulamamak gerekir. Çizelge 7.3'te sonbahar döneminde yetiştirilecek domates bitkisi için toprakta bulunması gereken besin maddeleri ve tuz konsantrasyonunun optimum düzeyleri belirtilmiştir.
İlkbahar döneminde yapılan yetiştiricilikte ise güneşlenme giderek arttığı, ser daha fazla ısındığı ve diğer çevresel şartlarda daha iyi olduğu için bitkinin günlük ve mevsimlik su ve bitki besin maddesi tüketimi hızla artar. Ayrıca ilkbahar döneminde bitki besinlerinin yarayışlılıkları da önemli ölçüde artar. Bu yüzden daha dayanıklı, kalın yapılı hücreler ve onların oluşturduğu bitki meydana gelir.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Bilindiği gibi kuvvetli büyüme verim ve kalitenin artmasının başlıca nedenidir. Ancak ilk*bahar döneminde aşırı derecede azotlu gübre kullanımından da kaçınmak gerekir. Çünkü fazla azot bitkilerin ağırlıklı olarak yeşil (veg-etatif) aksamlarının hızlı büyümesine ve azmanlaşmaya yol açar. Bitkide özellikle çiçek oluşumunu azaltır ve ürün miktarını düşürür. SON-NOVELD ve VOOGT (1981)'un bildirdiğine göre kış döneminde domates bitkisine verilecek su miktarı iyi ayarlanmalı ve bitkinin yetiştiği top*rağın besin durumu düzenli kontrol edilerek gübrelemede aşırıya kaçınılmamalıdır. Çizelge 7.4'de serde yetiştirilen domates bitkisinden elde edilen ürün miktarının aylara göre değişimi verilmiştir. Gerçekten de ilkbahar ve yaz aylarında elde edilen ürün miktarının sonbahar ve kış aylarından oldukça fazla olması yukarıda açıklanan bilgileri doğrulamaktadır.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Kaynak: Bahcesell
Bu yetiştirme sisteminde bitkiler doğrudan besin çözeltisinin içinde yetişir. Bu nedenle yetişme ortamında katı herhangi bir materyal kul*lanılmaz. Bitkilerin dik konumda olmasını sağlamak için saksılar üzerinde bulunan kapaklarda bitkilerin boğaz kısmından sıkıştırılıp de*steklenmesini sağlayacak delikler bulunur. Diğer taraftan gereksinim duyulan hava bir kompresör yardımıyla belirli aralıklarla ortama verilir.
Sistemdeki besin çözeltisinin dolaşımının sağlanıp sağlanmaması du*rumuna göre su kültürü ikiye ayrılır.
Basit (Dolaşımsız) Su Kültürü
Basit su kültürü sisteminde bitkilerin yetiştirildiği plastik yada cam kaplara önceden hazırlanmış besin çözeltisi konulur. Bitkilerin besin maddelerini tüketme durumu ile besin çözeltisinin pH ve EC (Elektriksel İletkenlik)'sindeki değişkenliğe göre besin çözeltisi yenilenir. Bu sistem daha çok serlerde yürütülen araştırma amaçlı çalışmalarda kul*lanılmaktadır.
Resirküle (Dolaşımh) Su Kültürü
Bu sistemin basit su kültüründen ayrımlı olan yanı besin çözeltisinin belirli aralıklarla veya sürekli olarak bir pompa yardımıyla sistem içerisinde dolaşımının sağlanıyor olmasıdır. Besin çözeltisinin dolaşımı esnasında havalanma da sağlandığı için bitkilerin kök bölgesine aynca bir hava verilmesine gerek duyulmaz. Bu tür sistemlerde son derece önemli olan besin çözeltisinin pH ve EC'si toplama tanklarında belirli aralıklarla ölçülerek kontrol edilir. Günümüzde bu sistem serlerde yetiştiriciliği yapılan değişik bitkilerde ticari amaçlı olarak başarıyla uy*gulanmaktadır.
İnaktif (İnert) Substrat Kültürü
Bu sistemde bitkinin yetişme ortamında kum, perlit, vermikulit, kaya yünü, polistiren köpük, peat gibi materyaller kullanılmaktadır. İnaktif substrat kültüründe besin çözeltisi bir pompa yardımıyla sisteme ve*rilmekte ve toplama tankında biriken çözelti tekrar kullanılmak üzere sisteme verilerek besin çözeltisinin dolaşımı sağlanmaktadır. Bu sis*temde bitki kökleri kum, perlit yada kaya yünü gibi materyaller içinde doğal ortamına yakın bir şekilde gelişmekte ve bu sayede havalanma da iyi olmaktadır. Ayrıca bu sistemde kullanılan materyaller bitkilerin ko*layca tutunmasını sağlamaktadır. İnaktif substrat kültüründe en çok kullanılan materyaller perlit ve kaya yünüdür. Söz konusu bu ma*teryaller ile bu sistemde kullanılan diğer materyaller özellikle pH, EC ve diğer girişimlerden etkilenmeyen, daha doğrusu bu tür değişimlere tep*kisiz materyallerdir. Son yıllarda modern örtü altı yetiştiriciliğinin yapıldığı bölgelerimizde bu sistem giderek yaygınlaşmaya başlamıştır.
Aerofonik Kültür
Bu sistemde bitkiler sabit bir düzlem üzerine yerleştirildikten sonra köklerin kurumasını önleyecek aralıklarla besin çözeltisi köklere şişleme şeklinde verilmektedir. Besin çözeltisinin püskürtülme aralığı ve süresi 2-3 dakikada 1-2 saniyedir. Aerofonik kültürde şişleme sonrası toplama tankında biriken besin çözeltisinin tekrar dolaşımı sağlanarak sistemde devamlılık gerçekleştirilmektedir. Bu sistem özellikle su sıkıntısının olduğu İsrail gibi ülkelerde sebzelerin ve süs bitkilerinin yetiştiril*mesinde başarıyla kullanılmaktadır.
Topraksız kültür tekniği bitki kök bölgesinde optimum koşulların sağlanmasının amaçlandığı bir yetiştiricilik şeklidir. Bu sistemde bit*kilere su ve besin maddelerinin en ekonomik ve dengeli biçimde sağlanabilmesi mümkün olabilmektedir. Topraksız kültür sistemi bir tarımsal endüstri şeklinde de tanımlanmakta ve bu alanda her geçen yıl çok büyük gelişmeler görülmektedir. Bu konuda ülkemizde de son dönemlerde önemli gelişmelere tanık olunmaktadır.
Topraksız kültürün topraklı yetiştiriciliğe göre çeşitli üstünlükleri vardır (JOHNSON 1980, RESH 1981, HARRIS 1983, DOUGLAS 1985). Bunlar kısaca aşağıda belirtilmiştir.
a) Normal olarak bitki yetiştirilemeyecek durumda olan alanlarda
(tuzlu, taşlı, sığ vb.) topraksız kültür ile yetiştiricilik yapılabilmektedir,
b) Topraklı yetiştiricilikte buhar veya değişik kimyasallarla yapılan
sterilizasyon işlemi sırasında önemli işgücü ve zamana (2-3 hafta) ge*
reksinim vardır. Topraksız kültürde kullanılan materyalin değiştirilmesi
durumunda böyle bir zaman kaybı söz konusu değildir. Ayrıca topraksız
kültürde sterilizasyon işlemi daha basit ve kolaydır,
c) Topraksız kültürde kök ortamındaki pH, tuzluluk, besin maddeleri
dengesi ve hava-su oranı istenilen düzeyde ayarlanabilmektedir. Top*
raklı yetiştiricilikte ise, çeşitli girişimler nedeniyle bu konuda sorunlar
yaşanmaktadır,
d) Topraksız kültürde besin maddeleri daha etkin bir şekilde kul*
lanılabilmektedir. Yıkanma ile oluşan kayıplar kontrol edilebilmekte ve
besin maddeleri kök ortamına homojen olarak uygulanabilmektedir,
e) Toprak işleme ve ekim nöbeti topraksız kültürde gerekmemektedir.
Toprak kökenli yabancı otlar, hastalık ve zararlılar giderilmiştir. Bitkileri
şaşırtma sırasındaki kayıp en alt düzeydedir,
f) Topraksız kültürde, kök ortamı ve besin maddeleri durumu is*
tenildiği şekilde ayarlanabildiği için bitki sıklığını daha çok ışık et*
kilemektedir. Toprakta yapılan yetiştiricilikte ise bitki sıklığı üzerine ışık
yanında toprak koşulları da önemli etki yapmaktadır. Topraksız kültür
bitki-çevre koşullarının uygunluğu yanında daha sık bitki
yetiştirilmesine olanak verdiği için birim alandan daha fazla ürün elde
edilebilmektedir. Ayrıca ışık yeterli olduğu sürece daha kısa sürede
ürüne ulaşılabilmekte ve böylece erkencilik sağlanmaktadır,
g) Topraksız kültürde toprak kökenli hastalıkların kontrolü daha ko*
lay olduğu için, ürün tarımsal savaşım ilaçlanyla fazla bulaşık değildir
ve ürünün niteliği daha iyidir,
h) Topraksız kültürde tuzlu sulama sularından da yarar-lanılabilmektedir (tuzlu suların iyi özellikteki su ile belirli oranlarda karıştırılması). Sızma ve buharlaşma kayıpları azaltılarak sudan en ekonomik şekilde yararlanılmaktadır,
ı) Topraksız kültür serlerde son yıllarda giderek artan otomasyona ol*dukça uygundur. Sulama ve gübreleme otomatik yapılabildiği için işgücünden ekonomi sağlanmaktadır.
Topraksız kültürün bu önemli üstünlüklerinin yanı sıra, daha çok gelir getiren ürünler için ekonomik olması, kuruluş masraflarının yüksek olması ve uygulanmasında belli bir bilgi birikimine gereksinim duyulması gibi bazı dezavantajları da vardır.
Örtü altı yetiştiriciliğinde daha önce de açıklandığı gibi çoğunlukla monokültür uygulaması yapılmaktadır. Aynı bitkilerin arka arkaya yetiştirilmesi sırasında su kültürü, inaktif substrat kültürü yada aero-fonik kültür gibi hangi yetiştirme sistemi kullanılırsa kullanılsın bit*kilere verilecek bitki besinlerinin miktarı sonbahar ve ilkbahar yetiştiriciliğinde farklılık gösterir. Sonbahar yetiştiriciliğinde güneşlen*menin giderek azalması, su ve sıcaklık derecesinin de buna bağlı ola*rak azaltılmasını zorunlu kılar. Bitkide büyüme ve gelişme koşullan faz*la elverişli olmadığı için bitkinin su ve özellikle besin maddesi kullanımı azalır. Bu dönemde bitkinin fosfor ve potasyum tüketiminden daha çok azot tüketiminde önemli düşme görülür. Bu yüzden sonbahar yetiştiriciliğinde azotun oranı yüksek tutulursa bitkilerde hücre bölünmesiyle meydana gelen büyüme yavaş olmasına karşın, hücre uzamasından kaynaklanan boya kaçma meydana gelir. Bu şekilde yetişen bitkiler dış koşullara ve hastalıklara dayanıksız olup cılız ve sağlıksız bir görünüm sergiler. Yapay olarak ışıklanma ve sıcaklık gibi gelişim faktörleri bu dönemde optimumda tutulmaya çalışılsa bile, son*bahar yetiştiriciliğinde alınan ürün miktarı hiçbir zaman ilkbahar yetiştiriciliğinden alman ürün miktarını karşılamaz.
Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı sonbahar döneminde yapılacak bir yetiştiricilikte özellikle bitkilerin yetişme ortamında bu*lunacak besin maddeleri miktarına dikkat etmek ve gereğinden fazla gübre uygulamamak gerekir. Çizelge 7.3'te sonbahar döneminde yetiştirilecek domates bitkisi için toprakta bulunması gereken besin maddeleri ve tuz konsantrasyonunun optimum düzeyleri belirtilmiştir.
İlkbahar döneminde yapılan yetiştiricilikte ise güneşlenme giderek arttığı, ser daha fazla ısındığı ve diğer çevresel şartlarda daha iyi olduğu için bitkinin günlük ve mevsimlik su ve bitki besin maddesi tüketimi hızla artar. Ayrıca ilkbahar döneminde bitki besinlerinin yarayışlılıkları da önemli ölçüde artar. Bu yüzden daha dayanıklı, kalın yapılı hücreler ve onların oluşturduğu bitki meydana gelir.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Bilindiği gibi kuvvetli büyüme verim ve kalitenin artmasının başlıca nedenidir. Ancak ilk*bahar döneminde aşırı derecede azotlu gübre kullanımından da kaçınmak gerekir. Çünkü fazla azot bitkilerin ağırlıklı olarak yeşil (veg-etatif) aksamlarının hızlı büyümesine ve azmanlaşmaya yol açar. Bitkide özellikle çiçek oluşumunu azaltır ve ürün miktarını düşürür. SON-NOVELD ve VOOGT (1981)'un bildirdiğine göre kış döneminde domates bitkisine verilecek su miktarı iyi ayarlanmalı ve bitkinin yetiştiği top*rağın besin durumu düzenli kontrol edilerek gübrelemede aşırıya kaçınılmamalıdır. Çizelge 7.4'de serde yetiştirilen domates bitkisinden elde edilen ürün miktarının aylara göre değişimi verilmiştir. Gerçekten de ilkbahar ve yaz aylarında elde edilen ürün miktarının sonbahar ve kış aylarından oldukça fazla olması yukarıda açıklanan bilgileri doğrulamaktadır.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Kaynak: Bahcesell
Similar topics
» Topraksız tarım / Hidroponik (Durgun su kültürü) Aeroponik (Akan su kültürü)
» Akan Su Kültürü
» Katı Ortam Kültürü
» Akan Su Kültürü Katlı Sistem
» Akan Su Kültürü Boru Düzeneği Hazırlamak
» Akan Su Kültürü
» Katı Ortam Kültürü
» Akan Su Kültürü Katlı Sistem
» Akan Su Kültürü Boru Düzeneği Hazırlamak
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paz Eyl. 28, 2014 8:49 am tarafından sedo17
» topraksız tarım ve suda bitki yetiştiriciliği
Cuma Ara. 21, 2012 2:58 pm tarafından yunusduzgun
» topraksız tarım
Perş. Nis. 05, 2012 12:43 am tarafından asaby07
» Tarımsal Yayım ve Danışmalık Sınavı Tarihi
Ptsi Mart 05, 2012 7:39 pm tarafından blueman
» AEGENAGRI 2010-DENİZLİ TARIM FUARI
Cuma Şub. 24, 2012 10:42 pm tarafından Administator
» topraksız tarım seracılık
Cuma Ocak 27, 2012 10:26 pm tarafından Administator
» Topraksız tarım seraları resimleri
Çarş. Ara. 28, 2011 10:27 pm tarafından Administator
» Topraksız Tarım Yöntemiyle Yetiştiriciliği Yapılan Çeşitler
Ptsi Ağus. 15, 2011 3:56 pm tarafından izmirlibahçe
» Topraksız tarım uygulaması salkım domatesin hasadı başladı
Çarş. Şub. 09, 2011 10:35 pm tarafından Administator